KÖTÜLÜĞÜN VARLIĞINI KABULLENDİRMEK...
KÖTÜLÜĞÜN VARLIĞINI KABULLENDİRMEK
Dinlerin bir görevi de , insanları kötülüğe alıştırmak ! Evet aynen böyle. Dinler kötülüğün yok olmasını istemez. Bu durumda anında öbür dün ya ve cehennem kavramları çökecek ellerindeki silahın yarısı yok olacaktır.
İnsan tuhaf bir organizma , proglamlamaya göre çalışıyor. Kötülüğün varlığını hatta kötülük yapmayı programlamak oldukça kolay. İşte asırlardır düzende buna göre kurulmuştur. Bunu değiştirmeye çalışanlar ise sadece dinsizlerdir. Bir dindardan bu düzeni değiştirmeyi bekleyemezsiniz.
Öncelikle kötülüğü doğal gösteren slogan programlara göz atalım.
Her şey zıddı ile vardır , kötülük olmasa iyiliğin değeri anlaşılmaz.
Dünyanın yaratılışı böyle , gece -gündüz , yaz-kış gibi iyilik- kötülük de olmalıdır.
Dünya mükemmeldir , ve muhteşem bir düzen hakimdir , bu düzeni kimse değiştiremez.
Bu programlardan onlarca var. Ve her dindar bunlardan en az 2-4 tanesini mutlaka kullanır.
Ve tabiki kötülük yapan kötüyüde tanrının gazabına bırakmak gerekirki döngü tamamlansın. Bu nedenle semavi dinler , insanların toplumsal fayda , eşitlik , güven, adalet ve kötülükten caydırıcı maddeleri içeren Hukuk dan haz etmezler. Onlara göre tanrının hukukundan başka insanları düzeltecek bir şey yoktur. İlginç olan tanrının hukukunuda insanların yazmış olması !
Peki , tanrının hukuku ne diyor ?
İslam hukukuna (şeriat ) bakalım , diğerleride farklı değil nasıl olsa.
Modern hukukta temel , bireylerin özgürlükleridir , islam hukukunda bireysel özgürlük yoktur.
İslam hukukunda , kötü tanımladıkları kişinin ( kötü kavramı öncelikle inanmayan , ibadetlerini yapmayan yada aksatandır ) yaşamına işine evine ailesine giyim kuşamına yediklerine müdahale etme , men etme hakkı vardır.
(Bu kötülük değilmidir ?)
Modern hukuk bunun tam tersini uygular. Suç kanıtlanana kadar masumdur. Suç kanıtlandığında cezası verilir. Suç inançla ilişkilendirilemez. Modern hukuk suçu başkasının canına malına kastetmek , doğaya zarar vermek , vatana ihanet etmek gibi somut sonuçlar veren durumlarla değerlendirilir.
Modern hukukta bir hayvanı bir ağacı , suyu mahsülü katleden kişi suçludur. Oysa şeriat bunlarla ilgilenmez , hatta kurban geleneği ile şiddetin ibadet olduğunu iddia ederek kan dökülmesini teşvik eder.
(Bu kötülük değilmidir ?)
Modern hukuk evlilik yaşını belirlemiştir. 18 yaş öncesi birey henüz çocuktur , bedensel ve zihinsel olarak hazır değildir. Oysa şeriat de evlilik yaşı yoktur , ve zaten karar çocuğun ebeveynlerine aittir.
(Bu kötülük değilmidir ?)
Şeriat uygulayan ülkeler uluslararası örgütlerden insan hakları, eşitlikler, kadın hakları, çocukların korunması, bireysel tercihler ve kişi hak ve özgürlüklerinin korunmaması gibi konularda şiddetli eleştirilerle karşılaşmaktadırlar. Bunun en büyük nedeni kadına uygulanan baskılardır. Eğitim hakkından men etme , iş hakkı , giyim hakkı , eş seçme hakkı , fikir beyan edebilme hakkı gibi bir çok mahrumiyet , Modern hukuku ile yaşayan ülkeleri rahatsız etmektedir.
(Bu kötülük değilmidir ?)
İslam hukuk , insanlığın gelişmesinde en önemli adım olan bilim eğitiminide yasaklar. Şeriata göre dünya ve evrende olan herşey Yaratıcıyı destekleyecek biçimde öğretilmeli. Bunun ötesi suçdur.
(Bu kötülük değilmidir ?)
Şeriat toplumun dinleyeceği müziğin , sanatın neler ve nasıl olmasına da karar verir. Bireyin yetenekleri yada tercihleri söz konusu olamaz. !
(Bu kötülük değilmidir ?)
Semavi dinlerin kölelik sistemine nasıl hoşgörü ile baktıklarından söz etmedim bile. Çok uzatmayayım
Dinler kötülükten beslenirler ve büyürler. Asla insanların kötülükten kopmasını istemezler. Yalan söyleme , hırsızlık yapma kul hakkı yeme gibi söylemler tribün sloganlarıdır. Oysa maçın kuralları bambaşkadır..
ŞERİAT KÖTÜLÜKTÜR..
SEVGİ MUTLU
Yorum Yok